8 Mart 2009 Pazar





Notalar o kadar güçlü ve güzeldi ki odanın duvarlarını itiyorlardı . Genişledi oda uçsuz bucaksiz bir çöl gibi oldu adeta, taban da geriliyordu gittikçe yırtılacaktı sanki.

Eli kalkmadı müziği kapatmaya, kara basan diye düşündü ilk olarak ama uyanık olduğuna emindi... Hoşuna da gitmiyor değildi , aylardır yaşadıkları sonunda herşey üstüne geliyordu sanki, ilk defa bu kadar ferah hissediyordu kendini haftalardır.

Oda dayanamadı sonunda bu kadar gerginliğe , bütün oda bır sıvı gibi akmaya başladı ortada açılan büyük yarıktan.

O da akıp gitti odadaki diğer eşyalar gibi televizyondan hemen sonra, Audrey Hepburn posterinden ise önce...

Boşlukta düşmeye başladı gittikçe hızlanarak , yukarı baktıgında kar beyaz bır bulutun içinden bütün salonunun aktığını gordu , halbuki tek tek seçmişti onları güzel anlarına tanıklık etsinler diye...

Yumuşak bir iniş yaptı yolun sonuna geldiğinde , üstü biraz toz toprak oldu ama başına gelenler karşısında o kadar şaşkındı ki tozu toprağı gormuyordu gözü..

Omzunda güçlü bır el hıssettı " hosgeldın yoka bız de senı beklıyorduk" dedı tok bır ses , kafasını çevirip şaşırmadan hemen önce...

Hiç yorum yok: